20 Mart 2011 Pazar

Son iki gün

Üzerinde ilginç bir tuhaflık var ki anlatamam.Ben 22'de Türkiye'ye gidiyorum ama eskiden olduğu gibi götüreceklerimi düşünmedim, sevincim tavan yapmadı, gitmekle gitmemek arasında ince çizgideyim. Tabiki gidiceğimde böyle olmam garip.

Bir kaç gündür düşünmeye çalışıyorum ne yaparım, nereye giderim diye. Ben her tatillerimde liste yaptım, şunu yiyeceğim, şuraya gideceğim, ama hiç birisini gerçekleştirememin verdiği o negatiflik belkide beni bu sefer yine aynısı olucağını düşünmeme sebep ve sevincime engel.

1- Hergün yogaya gideceğim. Academi Yoga 'nın bakirköy şubesiyle görüştüm bile :)
2- Buz patenine gideceğim buda hergün. Yedikule surlarının oraya kocaman buz pateni pisti açılmış. Bıktım rollerbladimle düz kaymaktan azıcık affffilliii şeyler yapmak istiyorum :)
3-Sirkeci , cuma  ve cumartesi pazarı, çukurcuma, galata, H&M, istinye park, sarıyer sahilinde koşu, bol bol yürüyüş,
4- Eren holding'in nasıl oluyorsa hiç kaçırmıyorum seri sonunu, yine denk geldi :)
5-İnci pastanesi
6-sultanahmet cami, yerebatan sarnıcı, fransız sokağı,
7- falcı :)
 aklıma ilk gelenler bunlar. Bu sefer hayallerimi gerçekleştirme imkanı bulabilirim inşallah ...


Sevgilerle

8 Mart 2011 Salı

Cezayirde yolculuk macerası-1

Daha öncede dediğim gibi bu ayın ortalarına doğru geleceğiz tatil için. Ama size buradaki yolculuk serüvenini buraya gelmek isteyelere bilgi amaçlı olması adına anlatmaya karar verdim.

Bu anlatacaklarım Cezayirden- Türkiye seferi ile ilgili. Aslında burada sorun yok. Asıl olan buraya gelmek ama onu hemen anlatmayacağım.

Türkiye'ye gidiş iki yolla.Biri THY diğeri Air Algerie bir alternatif daha vardı aslında ama şu an için uygulandığını zannetmiyorum. Tunus'a gidip oradan Türkiyeye geçiş.Bu yolun seçilmesindeki sebep biletlerin U.S.A bilet fiyatlarıyla aynı olmasından kaynaklanmaktadır.

Havaalanına uzaklığımız ortalama 90-100km eğer trafik olmazsa 45dk trafik varsa 3 saat :) Sağsalim ulaştıktan sonra havaalanına check-in için fazla sıra beklemeden hemen yaptırabiliyoruz. Kahve içebileceğimiz yerler mevcut hatta restaurant bile var ama açık yakalamamız lazım :).Pasaport onaylatma sırasına girmeden önce çıkış kağıdını doldurmak gerekmektedir.Eskiden pasaport onaylattırmak için sıraya girmek bir çileydi benim için. Şimdide sıraya giriyoruz ancak demir şeritler olduğundan aradan kaynamalar, insanlarla sırt sırtta bir sıra olmuyor.Modernleşiyorlar mı ne? Bu sıraya girmeden önce seçeğiniz memur çok önemli. Eğer yavaş birisine rastlarsanız vay halinize. 2 dk iş olur sana 10 dk. Eeee bide geyik muhabbetlerini katarsak 15 dk. Burayı da geçtikten sonra bir x-ray den geçiş buradan sonrada ufak bir masanın önündeki adama uğrayacağız. Niyemi tekrar pasaporta bakacak, yanımızda para olup olmadığını soracak. Kardeşim ben x-ray cihazından geçtim içimdeki herşeyi gösteriyor.Eğer adam gevezeyse  para ister, Türkiyeye gittiyse anılarını anlatır, parfüm ister, sigara ister. Bunu da geçtikten sonra en tehlikeli en uyanık olma seviyesine geçeriz. Uçağın hangi kapıda olduğuna bakıp aldanmayacaksın, burası cezayir herşey değişir. Biraz Free shop geyiklerinde sonra oturup biraz soluklanıyoruz.Ama gözlerimiz hep uçakta. Ben sınavım dolasıyla 3 ayda bir gidip geldim bu seyahatlerim boyunca o uçak bir kere zamanında kalkmadı.Retard retard. 01:40 kalkması gereken uçak 3:00-3:30 gibi kalkar. Eğer uçak zamanında giriş kapısında gözükmüyorsa anlamalıyızkı uçak başka yerde. Şimdi uçağın hangi kapıda olduğu sorsakta cevap olmaz. Kimse bilmez çünkü. :) Ben bir yolcuğumda sanırım ilk defa tek başıma gidişimdi. Nasıl stresliyim. Kapının önünde bekliyorum. Tabelaya bakıyorum 19 nolu kapı diyor. Ama kimse yok. Yahu vakitte geçti. Millet bi o yana bir bu yana. Baktım bir çinli hehh dedim kesin bu Türkiyeye gidiyor hemen gidip yanına kardeş nereye gidiyon deyince oda benim gibi kapı arıyormuş sonra araştırmalarımızın sonunda taaa en sondaki kapıya verildiğini öğrendik. Ama bunu bildiren ne bir anons ne bir uyarı yok.Malum burası Cezayir.

Kapıyı da bulduktan sonra yine bir sıra ve pasaport kontrolü. Artık uçağa binmemize bir adım kaldı.Eğer hacı sezonundaysan kesinlikle business class bileti öneririm. Eskiden uçaklarda çinliler acayip olurdu. Allahım yolculuk sırasında geğirmeler, burun karıştırmalar, ayakkabı çıkarıp koltuğa dayanamalar.Neyse. Uçağa geçtikten sonra bide yer meselesi kalır. Buranın otobüs olmadığını, herkesin bir yeri olduğunu anlayamıyorlar bence anlamaları gerçekten güç. Yerini de bulduktan sonra allah yolumuzu açık etsin. Gitmeye hazırız.Ama şu cep tlf kapatın beee.Yani ben etkisini bilemiyorum ama korkuyor insan.Bir keresinde oturdum yerime tlf çıkartım kapatmak için o anda çaldı aman allahım görevli hosteslerden biri bir çemkirdi bana ben allta kalırmıyım dedim bunlara kapatıramıyorsun sinirini benden mi çıkarıyorsun.Anlamıyorlar.Anonslar hem İngilizce, hem Fransızca hemde Arapça ama adam kapatmıyor. Hani senin hayattan beklentin olmaya bilir güzel kardeşim ama ben daha gencim senin gibi biri yüzünden olmasın bee.

Havadayken çoğu içer. Wc kullanmayı pek bilmezler. Arada bir gözgeze gelirsin hala sakın öküzün trene baktığı gibi bakar. İnişe geçtiğimizde hele indiğimizde daha uçak yerine varmadan herkes ayakta.Hemen el bagajlarını alırlar. Aman en dikkatli olunması gereken yer. DİKKAT, KAFANIZA BAGAJ DÜŞEBİLİR, YADA ADAM KUCAĞINIZA DÜŞEBİLİR. Tecrübe ettim doğrudur.Bir ileri iki geri sallansalarda oturmazlar, öyle beklerler ayakta inmek için. Tabi biz herkes indikten sonra inmeyi tercih ediyoruz. Hayırlı uğurlu olsun Medeniyete geldik :)

Sevgilerle

Güneşli, Sancılı, Bekleyiş dolu...

Çok uzundur yazamıyorum. Blogların kapanmasıyla ilgili olmasada yazamdım. İnternet problemleri yaşıyorduk. Kesmişler kabloları, ne tlf ne internet.Dün ve bugün hava inanılmaz güzel sanki yaz.Ama o kadar karnım ağrıyorki umurumda bilr değil. Şu an nefes aldığıma bile sinirleniyorum.

Buralarda sular şimdilik durgun. Ancak Tizi ouzou'da hergün eylem ve grev var. Sebebini açıklıyorum : şimdi zamanında buradaki kişilere devlet ev, araba, iş , para vermiş sanırım 2000 yıllarda hani teröristleri dağlardan indirmek için. Şimdi gençlerde bizde isteriz diyor. Dükkan istiyorlar devletten. Yollar kapalı, ana yolun ortasında lastikler yakılıyor. Benim elime verecekler şunları varya bu sinirimle..........

Ulan bizim ülkemizde benzin olmuş 4,08 tl,et desen yenilecek durumda değil, doğal gazı, osu posu, ekmek 1 tl bizim insanlarımızın oturması, bunların ota poka grev yapmasına Tilt oluyorum. Tamam burada iş yok, sanayi yok, ama insan ekmeğini taştan çıkarmayı bilecek, armut piş ağızıma düşşş. Neyse ben kursa başladım hatta ikince dersime de gittim şükür yarrabim. Ama bu seferde grev var tizi de yollar kapalı ama durmadım gittim. Allahım her yer insan bir okadar da araba. Neeyse kuytu köşe derken ana yola tam çıkıyorduk ki ana yola çıkışı kesmişler. Olmaz geçemezsiniz diyorlar. Toplanmış 4-5 genç kendinin ne yaptığını bilmez, asalak insan, arabanın önünde durdu. Beni görünce biraz ıgg mıggg ettiler sonra saldılar ama baragı açarkende para istiyorlar.Para verirsen geçiririz sizi diyorlar.Orada içimdeki şeytan ortaya çıkmak çok istedi ama işte olmuyor. Şimdi bu modern Eşkiyalık değilde ne. Madem bir amaç uğruna bir halt yapıyorsun, edebiyle yap.

Beni sardı bir heyecan. İnşallah tatile çıkacağızzzz.Aman allahım resmen gün sayıyorum.Bir rahat nefes almak istiyorum. Ciğerlerimi özgürlükle doldurmak istiyorum. Yürümek bütün gün yürümek, koşmak istiyorum. Ayın 21 de geliceğiz bir sorun olmazsa.Çok çok sevinçliyim.

Bugün malum Kadınlar günü. Buna dair tek dileğim'' şu erkeklerin bir günlüğüne de olsa regl dönemlerimizde, hani o sinir stresten yanıp tutuştuğumuz, dengemizin dengesiz olduğu, ağrıdan geberdiğimiz o mükemmel günlerden en acılısında ruhlarımızın yer değiştirmesi''.Belki ondan sonra biraz da olsa bizi anlamaya çalışırlar.

Sevgilerle.....